Forum

TurkishPAC Forum

You are not logged in.

#1 2017-03-08 17:18:27

admin
Administrator

Ermeni talepleri hukuksuz

05-21-2009, 01:07 AM
Cumhuriyet 21.05.2009 ‘Ermeni talepleri hukuksuz’


Türkiye’nin sayılı Ermeni sorunu uzmanlarından emekli Büyükelçi Ömer Lütem, Kars Antlaşması’nda toprak; Lozan Antlaşması’nda da tazminat taleplerini ortadan kaldıran maddeler bulunduğunu söyledi

BAHADIR SELİM DİLEK

ANKARA - Türkiye’nin önde gelen “Ermeni sorunu” uzmanlarından, eski adı Ermeni Araştırmaları Enstitüsü olan Avrasya İncelemeleri Merkezi Başkanı emekli Büyükelçi Ömer Lütem, Ermenilerin Türkiye’den toprak ve tazminat taleplerinin hukuken mümkün olmadığını söyledi. Kars Antlaşması’nda toprak; Lozan Antlaşması’nda da tazminat taleplerini ortadan kaldıran maddeler bulunduğuna vurgu yapan Türkiye’de kalmış Ermeni malları için de zamanaşımı olduğuna dikkati çeken Lütem, sorularımızı şöyle yanıtladı:
- Soykırım meselesi?..
- Şimdi soykırım son derece hassas. Ermeniler için bizde olduğundan daha da hassas. Onların deyişiyle soykırım gerçeği tartışılamaz. Fakat Türkiye’nin ileri sürdüğü konulardan biri, şu veya bu şekilde bu soykırım konusunda bir mutabakata varmadıktan sonra bizim ilişkilerimiz normal olamaz. Orada yapılan bir kamuoyu yoklamasında sınırların açılması söz konusu olduğunda kamuoyunda konuşulanların yüzde 27’si “Evet, biz sınırın açılmasına taraftarız ama Türkiye soykırımı tanısın” demiş.
‘ÇOK GÜZEL BİR FORMÜL’
- Tarihçiler Komisyonu bunu çözebilir mi?
- Bu formülü Şükrü Elekdağ buldu. Türk siyaset hayatında nadir görülen bir şeydir. Formülü bugünkü hükümete de kabul ettirdi. 10 Nisan 2005’te TBMM’de. Bu çok güzel bir formül çünkü bu işi güncel olmaktan çıkarıyor.
- Komisyondan çıkacak karar, orada görev yapacak uzmanlara bağlı olmayacak mı? Yani, Türk tarafı öyle uzmanlar görevlendirir ki, iki toplantı sonra, Türkiye soykırımı kabul etmek zorunda kalır.
- Komisyonun nasıl kurulacağına ilişkin bizim bilgimiz yok. Ama her halükârda atamaları hükümetler yapacak.
- Sakıncalı değil mi?
- Tabii ama başka kim yapacak? Yani belli de değil. Belki mesela bizim hükümet bu işi Türk Tarih Kurumu’na verecek. Resmi olarak “sen bu işi al” diyecek. Öteki başka bir yere bırakacak.
- Komisyon uzun yıllar sonuç alamazsa, bu toplumlar arası cepheleşmeyi arttırmaz mı?
- Gayet tabii. Soykırım iddialarının iki amacı var. Biri Ermenileri asimilasyondan kurtarmak. Çünkü Ermeniler ülkelerde asimile oldular. Bu iddialarla onları bir kin etrafında birleştirmek. Onlara bir tür kimlik vermek.
- Bunun siyasi sonucu nedir peki?
- Bazıları ne diyor: Madem Türkiye bu iş için bu kadar hassas, bu Türkiye’ye karşı kullanılabilecek bir koz. Bu kozu bize AB, adaylık sürecimizde 2000-2006 arasında kullandı. Obama buraya geldi. “Fikrimi değiştirmedim. Şu anda iki ülke arasında başarıyla giden bir müzakere var. Bu süreci saptırmak istemiyorum” dedi. Bunu tersten okuyalım. “O müzakere süreci yürümezse, kötü giderse ben soykırım sözcüğünü kullanabilirim” demek. Türkiye’den beklentileti var. Irak’ta, İran’da beklentisi var. Bu beklentiler olmadığı takdirde o sözcüğü kullanacaktır.
- Kullansa ne olur?
- Hiçbir şey olmaz. 19 ülke parlamentosu geçirdi, ne oldu? Bu kararların hukuki sonucu yok. Parlamentoların fikir beyan etmesi dışında hiçbir etkisi yok. Böyle bir karar ancak, soykırım suçunun işlendiği ülkede kurulacak özel mahkemler tarafından veya bir uluslararası ceza mahkemesi tarafından verilebilir. Başka hiçbir kuruluş “şu soykırımdır” diyemez. Böyle bir karar alırlarsa, Türkiye bu işe çok direndiği için, kamuoyu da buna şartlandığı için Türkiye ile ABD arasında ne kadar süreceği belli olmayan bir sıkıntılı dönem başlar. Fakat bir müddet sonra gerçekten iki tarafın işbirliği yapması gereği ağır basar. Ve o karar orada kalır.
- Rusya bu işin neresinde?
- Rusya bu soykırım işinin fazla bir yerinde değil. Rusya’da güya bir tarihte kararlar alındı. Bunun sebebi çok açık; bugün dünyada Ermenistan dışında en fazla Ermeninin yaşadığı yer Rusya. Rus hükümetinin durumuna gelince; bu konuyu ne gördüm ne duydum şeklinde gayet mantıklı. Çünkü iki ülkenin, Rusya ve Türkiye’nin çıkarları var.
- 1993’e dönersek; Azeriler o zaman Ermenileri yenseydi, Karabağ sorunu olmayacaktı...
- Olmayacaktı ama onun da tarihi nedenleri var. SSCB hiçbir Müslüman cumhuriyetine askerlik görevi vermemiş. Onların subaylarını yükseltmemiştir. Ermenistan’ın 3 tane mareşali var. Var mı bir tane Azeri general? Yok kardeşim. Adama askerlik işi yaptırmıyorsun ki adam zamanı geldiğinde kendini savunabilsin...
‘ERMENİ MALLARI İÇİN ZAMANAŞIMI OLDU’
- Tazminat ve toprak talebine nasıl bakıyorsunuz?
- Hukuken böyle bir şey mümkün değil. 1921 Ekim ayında Kars Antlaşması iki ülke sınırlarını tespit ediyor. Kars Antlaşması’nın altında Azerilerin, Gürcülerin Ermenilerin imzası var. Üzerlerinde bunların SSCB var. Tazminata gelince; bir yerden tazminat çıkabilmesi için hukuki bir durum olması lazım. Pek çok insan farkında değil ama zaten Lozan’ın maddeleri var bu konularda. Lozan’da der ki; savaş sebebiyle Türkiye tazminat istemeyecek, Türkiye’den de tazminat istenmeyecek. Bir de tabii Ermenilerin geride bıraktıkları mallar var. O da Lozan’da var. Savaş içinde ülkeyi terk eden bir Osmanlı tebaası ülkeye geri döndüğü takdirde geride bıraktığı mallarını isteyebilir, yargıya başvurabilir. Ancak buna ilişkin yapılan düzenlemelerle zamanaşımı olmuş ve o da 30’larda bitmiş.
- Bu siyasete pek yansımıyor sanırım...
- Siyasi duruma gelince, bu çok daha ilginç. Ermeniler siyasi alanda kim tarafından temsil ediliyor? Ermenistan tarafından... Ancak hiçbir Ermeni hükümeti Türkiye’den toprak talebinde veya tazminat isteminde bulunamaz. Diyaspora bastıra bastıra istiyor. Fakat hukuki kimliği yok.

Offline

Board footer

Powered by FluxBB